4 Haziran 2017 Pazar

MAY














MAY

Mayıs ayı’nın ismi (May)  Roma mitolojisinde bahar-bereket tanrıçası olan Miai'den gelir. Bu ayda Miai için şenlikler düzenlenirmiş ve Miai'nin bayramı kutlanırmış. Aynı zamanda birçok tarihsel olayların cereyan ettiği bir ay. Ülkemiz hatta yakın geçmişimiz için de, şehrimiz için de geçerli bu söylediğim. İnsanların kendi icat ettikleri takvimin bazı günlerine kutsiyet ve önem arz etmelerini hiç anlamamışımdır.
Toplumlar yaşadıkları önemli olayların yıldönümlerini anmayı kutlamayı gelenek haline getirmişler. Hemen ayın başında “1 Mayıs” çalışan emekçilerin bayramını kutlarız. Ayın ilk haftası kadim bir gelenek olan “Hıdırellez’i’’ kutlarız. Ayrıca 6 Mayıs üç fidanın idam edildiği tarihtir. Mayıs’ın 19’unda da Mustafa Kemal’in Samsun’a çıktığı ve milli mücadeleyi başlattığı günü de “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutluyoruz. Mayıs ayının 27’ si ise darbe ile hatırlanır. Sonrasında yapılan Anayasa halen birçok kesim tarafından Türkiye’nin en özgürlükçü Anayasası kabul edilir. 80 ihtilali ile rafa kalktı ve bu günün bayram olarak kutlanmasından vazgeçildi.
Ben de, Mayıs ayında yaşanmış birbirleriyle ilintili tarihi ve anı değeri olan, bizi geçmişe götürecek enteresan bir paylaşım yapmak istiyorum. İsmet Paşa Stadından, üç fidana bağlanan ilginç bir hikaye…
Kocaelispor’un başarılarına ev sahipliği yapan kentin önemli değeri İsmet Paşa stadını bilmeyen yoktur.
Kocaelispor Kulübü, bilhassa futbol takımı şehrimiz için çok önem arz eder. Gençlerimiz ve yetişkinlerimiz için gurur ve motivasyon kaynağıdır. Geçmişte süper ligde gururumuz olmuş, kupalar almış, şampiyonluğu kovalamış, bizi heyecanlandırmıştı. Bunda seyircimizin ve iç saha maçlarını oynadığı İsmet Paşa stadının atmosferinin önemi çoktur. Büyük takımların çekinerek geldiği, çoğunlukla da üzülerek döndüğü bir deplasman olmuştur hep. Sonra politik, ekonomik ve idari sebeplerden Kocaelispor amatör lige kadar düştü. Bir süre yerinde saydıktan sonra sevgili Bahri Yavuz’un başkanlığı ile yeni bir ruh yakaladık ve kulüp yükselmeye başladı. İkinci lige çıkmak için final mücadelesi verdiyse de bu defa şansı yaver gitmedi. Bir dahaki sefere başkanın ve ekibinin inadı sabrı ve dirayeti ile yarım kalan işini tamamlayacağına eminim.
Kocaelispor bu mücadeleyi verirken İsmet Paşa Stadı da sporseverlere son kez ev sahipliğini yaptı. Rezidans ve konut yapılmak üzere toplu konut idaresine devredilen İsmet Paşa Stadı, kentteki anı değeri olan birçok şey gibi, birçok Cumhuriyet dönemi kazanımı gibi yok olmak üzere…
1970 den önce inşaatına başlanan stad 76 da tamamlandı ve bundan 39 yıl önce 1978 yılında hizmete açılmıştı. İnşaatın müteahhitliğini ”Çorapçı Kadir” olarak bilinen Kadir Yenigün yapmıştı. Mimarı ise Bağcan Beydi (soy ismini teyit edemedim). Tarihsel açıdan asıl önemi ise stadın inşaatında çalışan kişiler. Üç fidan olarak anılan üç kişiden Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan kısa süre de olsa bu inşaatta çalışmışlar. 18 Eylül 1970 de hapisten çıktıktan sonra askere çağırıldı ama gitmedi. Kafasında başka planlar vardı. Öğrenci eylemlerini bırakmış, mücadelelerini başka alanlarda yapmaya karar vermişlerdi. Asker kaçağı olduğu için sürekli yer değiştiriyorlardı. İstanbul’dan Ankara ya geçmeye karar vermişlerdi. İzmit’e gelmişler ve stadın inşaatında çalışmaya başlamışlardı. Yine inşaatta çalışan Sami ustanın anlatmasına göre,  bir gece onları stada almayan şantiye bekçisini hırpalamışlardı. Sabit bir yerde kalamadıkları için gece inşaatta kalmaya karar vermişlerdi ama bekçi onları tanımadığı için şantiyeye almak istememişti. Bekçi’nin şikayeti üzerine kaçmak zorunda kalmışlardı. Bir sonraki durakları Ankara’ydı. Hüseyin İnan ile buluştular, THKO nu kurdular ve orada yakalandılar. Çıkarıldıkları mahkemece idamlarına karar verilmişti. Onları idamdan kurtarmak isteyen Mahir Çayan, Ertuğrul Kürkçü ve arkadaşları, NATO dinlenme üssündeki İngiliz görevlileri kaçırmak üzere Fatsa da toplandılar. Amaçlarını gerçekleştiremediler ve Kürkçü hariç hepsi öldü. Sevenleri de sevmeyenleri de kabul edecektir ki artık ölümsüz birer efsane oldular.
Mayıs ayının en önemli günü aslında ikinci haftası kutlanan ‘’Anneler Günü’’ dür bence. Sona bırakmam da o sebepten. Çocuk sahibi olsun olmasın, tüm kadınların ‘’Anneler Günü’’nü kutlarım. Cenneti bu dünyada da ayaklarına sersek yine de haklarını ödeyemeyiz.  

Tahir Özcan 30 Mayıs 2017

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayın

MAGNUM

  Yalanla kurduğunu, Yalnız kendin yaşarsın. Hayatı yarışma yapanlar, Yaşamayı nasıl başarsın. Duyuldukça adın, Yaşam üzerinden taşar. En iy...