16 Haziran 2011 Perşembe

ANADİLDE EĞİTİMİN TARTIŞILDIĞI GÜNLERDE

Boynu bükük Türkçe Bir dilek: - İşyeri adları Türkçe olsun... Elbette iyi olur. Ne ki bu dilek, saman alevi gibi tutuşup hemen geçiveren bir dilek... Dilek, yeni de değil. Geçmişi ta 1950’lere dayanıyor. O tarihlerde İstanbul’da bir kampanya başlatılmıştı: - Vatandaş Türkçe konuş... Bazı vatandaşlarımızın otobüste, tramvayda, yolda Rumca ve Ermenice konuşmaları öfkeyle karşılanıyor, tartışmalar çıkıyordu... Bu kampanya aynı zamanda, seyrek de olsa bazı işyerlerinin yabancı adlar taşımasına da karşıydı... Aradan yıllar geçti ama Türkçeye duyulan özlem bir türlü gerçekleşmedi. İşyerlerine konulan yabancı adlar iyiden iyiye kök salıp yaygınlaştı... Çarşıya çıktığınızda bir bakın işyeri adlarına, kendinizi yabancı bir ülkede gibi hissedersiniz ve de hissediyorsunuz... Sizleri bilmem ama ben bu işyerlerinin yabancı adlarına şiddetle karşıyım ve de işyerlerine yabancı adlar yakıştıran kişilere, ‘lütfen bu yabancı hayranlığından vaz geçin’ diyorum... Elimde Ulusal Eğitim Derneği ile İstanbul Eğitimciler Derneği’nin ortaklaşa hazırladığı bir “Teşekkür” metni var. Bu teşekkür, işyerlerine Türkçe adlar koyan işyeri sahiplerine. Aynen sunuyorum. ••• Sayın işyeri sahibi, İşyerinize Türkçe bir ad koyduğunuz için size Derneklerimiz ve üyelerimiz adına teşekkür ederiz. Sizin de gördüğünüz gibi, çevredeki pek çok işyerinin adı, yabancı dillerden seçilmiş. Oysa bunun, insanın kendi çocuğuna George, John, Hans gibi bir isim vermesinden farkı yok. Bu, ulusa, ulusal değerlere ve onun önemli bir unsuru olan Türkçe’ye güvensizlikten ve özentiden başka bir şey değildir. Oysa ulusu ayakta tutan, ekonomisi kadar, dili ve kültürüdür. Bunlarla ayakta duramayan ulus, başkalarının ayakları altında ezilmeye mahkûmdur. Büyük Atatürk, “Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır” demişti. İşyerlerine konulan yabancı adlar, bu boyunduruğu kabullenmektir. Yakın yıllarda bu konuda bir uyanış olduğu da görülüyor: Bazı belediyeler, işyerlerine verilen yabancı adların Türkçeleri ile değiştirilmeleri için çalışıyor. Biz de işyeri adlarının Türkçeleştirilmesi için bütün yurtta bir kampanya başlatıyoruz. Sizi de, bu kampanyaya katılmaya çağırıyoruz. İşyerlerine yabancı bir ad vermiş olan komşularınızı, arkadaşlarınızı, bunları Türkçeleri ile değiştirmeleri için uyarmanızı rica ediyoruz. Ulusal Eğitim Derneği İstanbul Eğitimci Derneği ••• Ben de bu kampanyayı yürekten destekliyorum... Analı babalı olduğu halde, Türkçemiz hem öksüz, hem yetim kalmasın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayın

MAGNUM

  Yalanla kurduğunu, Yalnız kendin yaşarsın. Hayatı yarışma yapanlar, Yaşamayı nasıl başarsın. Duyuldukça adın, Yaşam üzerinden taşar. En iy...